Anasayfa » Nedir Bu Fiyat İstikrarı Kavramı?

Bu gönderiyi paylaş

Genel

Nedir Bu Fiyat İstikrarı Kavramı?

Son söyleyeceğimi ilk söyleyenlerdenim: “Faizin,  para politikasında etkin ve yönlendirici olduğu bir ekonomide; Enflasyon, fiyat istikrarı ve çift para sorunu yoktur.” 

Biraz açarsak şayet; Fiyat istikrarının olduğu, enflasyonun %4 ve altında olduğu dolarizasyonun olmadığı gelir dağılımının görece düzgün olduğu ekonomilerde; Merkez bankaları, Faiz politikaları ve kararlarıyla piyasaları çok daha etkin yönlendirir. Kısa süreli çalkantıları ve dengesizlikleri, faizlerde yapacağı indirim ya da artırımlarla kolayca kontrol altına alır ve durumları sarsıntıları absorve eder. Bu durum ise, o ülkede mikro ve makro iktisadi ölçekte istikrarın sürmesine yardımcı olur. 

Hazır böylesi bir soru gelmişken bahsetmekte fayda vardır. Enflasyon bir olay değildir bir olgudur. Azı karar çoğu zarar diyebileceğimiz ölçüde bir ekonomik olgudur. Enflasyonun 0 ve/veya -negatif olması nasıl zararsa zararlıysa Enflasyonun 10-20-30-50-70-100….! gibi rakamlarda olması da bir o kadar zarardır, zararlı durumdur. 

Nedir peki fiyat istikrarı? 

Özellikle Amerikan ekollü iktisatçılar tarafından 80lerin ortasından sonra çokça dile getirilmiş bir kavram. İktisatçılar çarpmışlar bölmüşler analizler yapmışlar ve ABD için; tarihsel ortalama büyüme- tarihsel ortalama işsizlik için ekonominin istikrarlı seyretmesi için uygun enflasyon oranını %2.25 olarak belirlemişler. Bu rakamın %2.7 ve üstüne çıkmasına ise ekonomide ısınma sinyali olarak belirlemişler. Bu rakam, üç aşağı beş yukarı birçok gelişmiş ülke için referans alınır birçok gelişmiş ülke merkez bankası da bu rakamlar doğrultusunda biraz aşağı biraz yukarı fiyat istikrarı algısına sahiptir. Kıta Avrupa merkezli ekonomiler için Örneğin ECB için %2 rakamı uygunken bir başka gelişmiş ekonomi merkez bankası için %2.5 uygundur. Faiz kararları bu rakamlar üzerinden kısa ve orta vadede politika olarak belirlenir. Mesela ABD için ortalama büyüme oranı %2.5 ortalama tarihsel doğal işsizlik %4.5-5 aralandıysa enflasyon bu rakamlara istinaden %2.25 olması fiyat istikrarının bir anlamda sağlandığının göstergesidir. Böyle durumda faiz politikası daha sağlıklı isler yönlendirici hale gelebilir. Bunun üzerinden %3’luk bir politika faizi uygun olabilir. Tabii bu tümceler küresel kriz öncesinin argümanları

GOÜ’lerdeyse fiyat istikrarı daha çok %4 ve altındaki enflasyonu betimler. Bu ülkelerde enflasyonun gelişmiş ülkelere göre biraz daha yüksek olması hem demografik etmenler hem de büyüme isteği büyümenin getirdiği nedenler hasebiyle daha yüksek seviyededir. %4 ve altında enflasyon makulü temsil etmektedir. Böyle ülkelerde %4 ve %2.5 aralığında olan bir enflasyon oranı örneğin %3,5 son derece makul fiyat istikrarı kavramının gelişmekte olan ülkeye uygun durumudur. Bu enflasyon oranı ülke geliştikçe verimli yapısal süreçlerini tamamladıkça zaten bir süre sonra gelişmiş ülkeler kategorisindeki enflasyon rakamlarına doğal olarak evrilecektir. Zamanla ülkenin gelişmişlik ve demografik olgunluk seviyesi değiştikçe tüketime ve yatırıma doydukça nüfus yaşlandıkça zaten enflasyon oranı da doğal akışında bunlardan etkilenip da düşüşe meyledecektir.

Örneğin Türkiye’de enflasyon %4, İşsizlik %8.5, büyüme %5 olsaydı böyle ortamda Merkez bankası reel faiz aralığı dahilinde enflasyon-işsizlik-büyüme eksen diyalektiğinde ki ufak oynamaları ve ekonomiyi politika faizi silahıyla rahatlıkla kontrol ederdi. 

Böyle bir Türkiye ekonomisinde Merkez bankasının politika faizi %5 olduğunu varsayalım. Enflasyonda ufak bir artış karşısında mesela %4,5’lara giden enflasyonu kolaylıkla faiz politikasıyla reel faizi koruyarak belki reel faiz araligini arttırarak kontrol altına alabilir Enflasyonun inmesini sağlayabilir talebi kontrol altına alabilir. Ayni şekilde büyümedeki büyüme ivmesinde bir ivme kaybı karsısında ise inen enflasyon ile paralel yine faiz politikası ile reel faiz aralığını daraltarak büyümeyi tekrar stabilize edebilir. Beklentilerin iyileşmesini sağlayabilir. Issızlıkte artış karsısında enflasyonun düşeceği varsayımından hareketle politika faizini indirerek reel faiz aralığını gerekirse 0’a çekebilir. İşsizlik artisinin konjonktürel ve arz-talep eksenli nedenleri bertaraf edebilir.
Böylelikle Merkez bankası faiz politikasıyla Maliye politikasına gerek kalmadan Ekonomiye siyasetin müdahalesine gerek kalmadan ufak çaplı ekonomik sarsıntıları kontrol altına alabilir bertaraf edebilir. Merkez Bankasının Enflasyon üzerindeki politika faizi Merkez Bankasına oyun alanı sağlar. Aradaki pozitif reel değer Merkez Bankasının oyun kurma alanıdır.

Fiyat istikrarının olduğu ekonomilerde; Faiz, bu turlu ülkelerde Tasarruf seviyesini Tüketim potansiyelini belirleyici bir faktör olur. Bu durum israfa dayalı kaynakların verimsizliğine dayalı süreçlerin bertaraf olmasına yardim eder. Bütün bunlar için koşul ise Fiyat istikrarını betimleyen enflasyonun üzerinde bir merkez bankası politika faiz oranıdır. 

Faiz artışları ve düşürmeleri etkili olabilmesi için ve faizin ekonomi için yararlı yanlarının dengeleyici faktörlerinin zararlarından yüksek olması için o ülkede Enflasyonun düşük fiyat istikrarı içinde uzun yıllardır devam etmesi lazım.
Faizin ve faiz artış-indirimlerinden bir ekonomik faktör hareket alanı olarak faydalarından nimetlerinden en iyi fiyat istikrarına sahip olan ülkeler faydalanır.
Düşük enflasyona sahip bir ülkede faiz artısı yüksek enflasyona sahip bir ülkeye göre daha olumlu makro ekonomik faydalar elde eder. Fiyat istikrarı ve düşük enflasyonlu bir ülkede faiz arttırdığınız vakit ekonomide balonlaşma tüketim-ithalat ve fiyat artış sureci daha rahatlıkla kontrol imkânı bulur. Ekonomide kontrolü sağlamanıza fırsat verir.
Bunun tam tersi ekonomide durgunluk resesyon gibi dönemlerde de faiz indirdiğiniz vakit yüksek enflasyona sahip bir ülkeye göre faiz indirdiğiniz de daha kolay ekonomik fayda elde etmenizi sağlar. Tüketim ithalat bu gibi ülkelerde yüksek enflasyonlu ülkelere göre faiz indirimleri yan etki yaratmaz. Yüksek Enflasyonlu ülkelerde faiz indiriminin yan etkisi daha etkin ve fazladır.

Mamafih düşük enflasyona sahip fiyat istikrarlı bir ekonomide faiz arttırmak ithalat tüketim balonlaşma is piyasası vb… faiz yüksek enflasyonlu ülkeye göre daha fazla yarar sağlar ekonomideki faktör olarak faiz, bu ülkelerde zararından ve yan etkisinden ziyade daha fazla faydası öne çıkar.

Türkiye’ye gelince mevcut fiyat istikrarının olmadığı yüksek enflasyonun olduğu dahası bu yüksek enflasyonun da sürekli yükselen trend içinde istikrarsız olduğu bir ekonomide makro ekonomik açıdan; faiz artisinin veya indiriminin yararlı etkisi düşük enflasyonlu uzun yıllardır fiyat istikrarına sahip ülkedeki faiz artisi veya indirimine göre daha azdır yan etkisi ise daha fazladır. 

Bir örnek vermek gerekirse
%2 enflasyonlu bir ülkede %2,5’luk politika faizini 25bp artırmanın veya azaltmanın yarar etkisi
%20 enflasyonlu bir ülkede %25’lik politika faizini 250bp artırmanın veya azaltmanın yarar etkisinden daha fazladır. Faizin yan etkisi ise daha azdır..

Yukarıdaki örnekten yola çıkarsak; düşük enflasyonlu bir ekonomide faizi arttırarak veya indirerek ekonomiye yon vermek ekonomiyi stabil hale getirmek kendi hedeflerimize kanalize etmek daha olasıdır. Bu gibi ekonomilerde faiz gerçekten bir politika araçi olarak daha iyi çalışır ve daha iyi yönde ekonomiye fayda verir hem artırım patikasında hem indirim patikasında.
Diğer turlu yüksek enflasyonlu bir ekonomide ise faiz indirim ve artırımlarının olumlu yönde etkisi enflasyonun yüksek olmasından dolayı azdır faiz indirim ve artırımlarının olumsuz etkisi ise daha fazladır.

Fiyat İstikrarı – Merkez Bankaları Joyistik Özgürlüğü

Onun için fiyat istikrarı şarttır gereklidir. Bu da bizim gibi ülkelerde yani GOÜ’lerde %4 ve altıdır. %3.5’luk bir oran ise en makul olanıdır. Bunun üzerinden 1.5puanlik yani %5’lik bir MB politika faizi ise uygun bir rakamdır. Aradaki fark yani 1.5’luk fark ise enflasyon-büyüme-işsizlik denklemlerini diyalektiğini dengelemek sağlamak için MB’nin bir oyun kurma piyasalara makro mikro dengelere yon verme aracıdır. Aslında bir anlamda bağımsızlık alanının matematiksel ifadesidir. Bunun üzerinden MB paraya yon verir makro dengeleri stabilize etme ekonomik çelişkiler arası arabulma işlevini yerine getirir finansal piyasalara yol gösterir. Bunun aksi hali ise MB için bir faciadır. Bu aksi hal ise MB’nin hem piyasaların hem hükümetlerin oyuncağı kuklası olmasını sağlar. Bugün basta Türkiye olmak üzere tüm dünyada olduğu gibi…

Bu gönderiyi paylaş

Yorum Yaz

Araç çubuğuna atla