COVID-19 Türkiye ekonomisini nasıl etkileyecek sorusu bu sıralar daha sık soruluyor. Dolar kurunun yükselmesi, üretim hacminin düşmesi, sosyal mesafeye dikkat etmemiz gereken sürenin uzaması bu soruya verilecek muhtemel cevaplar hakkında bize ipucu veriyor.
Türkiye ekonomisini yönetiminde aktif politika ve düzenlemelerden sorumlu birtakım kurumlar (BDDK, TCMB , Hazine ve Maliye Bakanlığı) bu yaşanan duruma dair adımlar atıyor. Ve bu kurumlar uyguladıkları politikalar ve düzenlemelerle gidişata yön vermeye çalışıyorlar.
Türkiye ekonomisine yön veren kurumlar (BDDK, TCMB,Hazine ve Maliye Bakanlığı) uluslararası ekonominin gidişatından uzak kalamıyor. Bu yüzden kurumların attığı adımları ele almadan önce dünya ekonomisindeki bazı gelişmelere ve merkezi kurumların durumlarına kısaca göz atmakta yarar var. Doların rezerv para, kredi para olması niteliğiyle FED’in pozisyonu bizim için önem arz ediyor. Hele ki Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin dolar olmadan ticaret yapmaları, kredi almaları özetle işi yürütmeleri mümkün değil. Şu sırayla gidelim. İlk olarak, FED’in 2008 krizinin ardından içine girdiği açmazı konuşacağız. Çünkü, FED’in para yaratma gücünün yanında açık piyasa işlemleri yoluyla hızlı likidite veya kaynak yaratma gücü bulunmaktadır. Ayrıca doların etkin bir rezerv para olması, FED’i uluslararası borç veren son mercii haline getirmiştir. Bu yüzden Türkiye gibi dolardaki harekete göre politika geliştiren ülkeler FED’in pozisyonuna bağımlıdır. İkinci olarak, Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı Avrupa’nın Covid-19 virüsü ile yaşadığı daralmanın Türkiye ekonomisi üzerindeki olası etkilerini konuşacağız.
- FED’in Açmazı
COVID-19 salgını önce Avrupa’da ardından da ABD’de hızla yayılmaya başladı. Salgının Çin ve diğer Asya ülkelerinde yayılması halihazırda dünya üretim ve ticaret seviyelerinde bir düşüşe yol açtı. Çin’de sanayi üretimi yalnızca ocak ve şubat aylarında yüzde 13,5 azaldı. Bu azalmanın devam edeceğine dair 6 Nisan 2020 IMF raporu bize işaret veriyor. 6 Nisan tarihli IMF raporuna göre, dünya ekonomisinde bir küçülme meydana gelecek. Rapor ayrıca 2020’nin son aylarında ve 2021’de bir ekonomik toparlanma öngörüyor. (Fakat bu öngörü fazla iyimser olabilir. Çünkü her kriz dönemlerinde başvurulan uluslararası kurumların elindeki araçlar etkisizleşmeye başladı ve virüsün nasıl seyredeceğine dair ciddi bir belirsizlik konusu.)IMF raporuna göre, virüs en çok Avrupa bölgesinin ekonomisine hasar verecek.
0 adet yorum
Yorum yapmak için giriş yapmalısınız
Giriş